İlk 1000 gün, anne karnında geçirilen 9 aylık dönemi ve yaşamın ilk 2 yılı olan süt çocukluğu dönemini ifade etmektedir. Bu dönemde gerçekleşen hızlı ivmeli fiziksel büyümenin yanı sıra, organlarımızın fonksiyonel gelişimi de bebeklerimizi geleceğe hazırlamaktadır. Bu sene İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Girne ve Bursa’da ‘Beslenme ve Bağışıklık’ temalı konferanslarda konuşan Prof. Dr. Ömer Erdeve, ilk 1000 günün sadece hızlı büyüme dönemi olarak görülmemesi gerektiğini ifade etti. Prof. Dr. Erdeve; ‘Örneğin beynimizin hem anatomik hem de fonksiyonel olarak %85’lik gelişimi bu dönemde gerçekleşmektedir. Keza, bağırsaklarımız ilişkili bağışıklık savunmamız ve alerjik hastalıklara karşı koruyuculuğumuz da bu dönemde olgunlaşmaktadır. Kısacası, hayata karşı bir nevi bebeklerimizin programlandığı bu dönemde gebelerimizin doğru beslenmesi, normal yolla gerçekleşen doğum şekli, anne sütü ile beslenme, tamamlayıcı gıdaların uygun zamanda ve içerikte başlanması, aşılamalar ile bulaşıcı hastalıklara karşı korunma, alerji ve enfeksiyon hastalıklarına karşı vücudun bağışıklık sisteminin gelişimine dikkat çekmek istiyorum’ dedi. Hekimlerimizin ve ebeveynlerin, çocuklarımızın sağlıklı bir geleceğe sahip olmaları yönünde ortak çalışması gerektiğini vurgulayan Prof. Dr. Erdeve, ‘Ülkemizde %53 ile çok yüksek olan sezaryen ile doğum oranı, %14’lere kadar düşen ilk 6 ayda sadece anne sütü ile beslenme oranı, Avrupa’da en yüksek oranda gereksiz antibiyotik kullanımı konularına dikkati çekerek basit doğrulardan sapmaların çocuklarımızı nasıl gereksiz risklere sürüklediğini görmenizi istiyorum. Aileler duyarlı olmalı ve sağlık çalışanlarının da yardımı ile basit doğrulara geri dönmelidir’ dedi.